Matta İncili (28/18, 19, 20): 18- “İsa yanlarına geldi ve onlara söyleyip dedi: Gökte ve yeryüzünde bütün hakimiyet bana verildi. 19- İmdi, siz gidip bütün milletleri şakirt edin, onları Baba ve Oğul ve Ruhu’l-Kudüs ismile vaftiz eyleyin; 20- Size emrettiğim her şeyi tutmalarını onlara öğretin ve işte, ben bütün günler, dünyanın sonuna kadar, sizinle beraberim.”
Markos İncili (16/17, 18, 19, 20): 17-“Şu alâmetler imân edenlerle beraber gidecektir: Benim ismimle cinler çıkaracaklar; yeni dillerle söyleyecekler; 18- Yılanlar tutup kaldıracaklar, öldürücü bir şey içseler onlara hiç zarar etmiyecek; hastalar üzerine üzerine ellerini koyacaklar ve onlar iyi olacaklar. 19- İmdi Rab İsa onlara söyledikten sonra göğe alındı ve Allah’ın sağında oturdu. 20- Onlar da çıkıp her yerde vâzettiler; ve Rab birlikte işliyerek, kelâmı arkadan gelen alâmetler ile tasdik ediyordu. Amin.”
Luka İncili (24/ 50, 51, 52, 53): 50-“Ve onları Beytanya karşısına kadar çıkardı; ellerini kaldırıp onları mübârek kıldı. 51- Ve vâki oldu ki, onları mübârek kılarken kendilerinden ayrıldı ve göğe kaldırıldı. 52- Onlar da ona secde kıldılar, büyük sevinçle Yeruşalim’e döndüler; 53- Ve dâimâ Allah’a hamdederek mabette idiler.”
Yuhanna İncili (21/22, 23, 24, 25): 22-“İsa ona dedi: ‘Eğer ben gelinceye kadar onun durmasını istersem, bundan sana ne? Sen benim ardımca gel.’ 23- Böylece: O şakirt ölmeyecektir, sözü kardeşler arasında çıktı. Fakat İsa ona: Ölmeyecektir, dememişti, ancak: ‘Eğer ben gelinceye kadar onun durmasını istersem, bundan sana ne’ demişti. 24- Bu şeylere şehâdet eden ve bu şeyleri yazan şakirt budur ve biliriz ki, onun şehâdeti doğrudur. 25- İsa’nın yaptığı başka çok şeyler daha vardır; eğer birer birer yazılmış olsalar, yazılan kitaplar dünyaya bile sığmazdı sanırım.”
İncillerin son satırlarını verdik. Bu satırları incelediğimiz zaman şu tesbitleri yapabiliriz:
1- Bu satırların aralarında anlam birliği yok. Her dört İncil’in her satırında ayrılık var, çelişki vardır.
Yuhanna İncili son satırında, “İsa’nın yaptıkları yazılsaydı kitaplar dünyaya sığmazdı” diye çok büyük mubalağa yapar. Bu mubalağa diğer İncillerde yoktur. Çelişki vardır.
Ben de derim ki, İnciller’deki çelişkiler de tamamen yazılsa, orta derecede bir kütüphaneyi dolduran kitaplar yazılabilir.
2- Matta İncili’nde İsa: “Gökte ve yeryüzünde hakimiyet bana verildi” diyor. Bu hâkimiyet diğer İnciller’de yoktur.
3- Matta İncili’ndeki milletleri şakirt edinme ve vaftiz etme hâdisesi de diğer İncillerde yoktur.
4- Markos İncili’nde İsa göğe alınır, babanın sağına oturur.
Luka İncili’nde İsa göğe kaldırılır. Fakat nerede oturduğu, nerede kaldığı belli değildir.
Matta İncili’nde İsa dünyanın sonuna kadar yeryüzünde öğrencileri ile beraberdir. İsa yeryüzündedir. Göğe alınmamış ve kaldırılmamıştır.
Yuhanna İncili’nde İsa ne gökte, ne yerde, nerede olduğu belli değildir. İnciller arasında tam bir çelişki vardır.
5- Markos İncili’nde şakirtlere olağanüstü yetki verme, diğer İncillerde yoktur.
6- Luka İncili’ndeki secde etme hâdisesi, diğer İncillerde yoktur. Bu konuda da İnciller arasında çelişki vardır.
İnciller Zamanın Şartları İcabı Yazılmış kitaplardır
İncil üzerinde çalışma yapanlar özetle şunları yazıyorlar:
“İncil yazarları İsa’nın sözlerini ya anladıkları gibi yazmışlar, yahut değiştirmişler veya büsbütün çıkarak yerine kendi düşündüklerini yazmışlardır.
Yunanca baskıda bir çok sözlerin bulunduğu ileri sürülmete ise de, tercümeler yapılırken ve Yunancası yazılırken bir çok değişikliklerin yapılmış olduğu kendi itirafları ile, yorumcuların, bilginlerin açıklamaları ile gün ışığına çıkmış bulunmaktadır.
Kitaplarında hiçbir konu aslını ve saflığını koruyamamış, onun bunun yorumu ve değiştirmeleri ile bambaşka bir şekle bürünmüştür.[107]
“Matta’daki hayal gücüne dayalı masalımsı öyküler, İnciller arasındaki apaçık çelişkiler, gerçeğe benzemez durumlar, çağdaş ilim verileriyle bağdaşmaz hususlar ve metinler arasındaki farklılıklar gösteriyor ki, İnciller, yegane kaynağı insan hayali olan bir çok bölümler ve parçalar ihtiva etmektedir.”[108] İncil yazarları kişisel görüşlerine uygun olanı İsa’ya söyletirken, kuşkusuz çok samimi bir inançla İsa’nın sözleri bizlere, kendilerinin mensup bulundukları toplumların zihniyetlerini yansıtacak biçimde rivayet etmektedirler.
Bu gibi gerçekler karşısında, İncillerin daha önce zikrettiğimiz “mücâdele” veya “şartlar icabı yazılmış kitaplar” olmadıkları nasıl inkâr edilebilir?”[109]
Prof. Muhammed Ebu Zehra din kitabında bulunması şart olan özellikleri şöyle açıklar:
“Bir din kitabının Allah tarafından gelmiş hukümlerinin, buyruk ve yasakların kaynağı olabilmesi için aşağıdaki özelliklere sahip bulunması şarttır:
1- Din kitabının nisbet edildiği adına peygamber denilen şahsın katıksız bir şekilde doğru olması, doğruluğunu karşısına çıkan ve kendisini
[107] İzhârulhak: 423
[108] Maurice Bucaille, Müsbet İlim Yönünden Tevrat, İnciller ve Kur’ân, Sh: 179, Diyanet Yayını, 1991, Ankara
[109] Adı geçen eser, sh: 117
yalanlayanlara mucizeler göstererek meydan okuması, gösterdiği mucizelerin kopuksuz olarak aktarılması gereklidir.
2- Peygambere vahyolunduğu belirtilen kitapta birbirini yalanlayan çelişkilerin bulunmaması, bütün ifadelerin birbirini tamamlayıcı olması lazımdır. Zira Allah katından gelen bir şeyde çelişki ve ihtilaf olmaz.
3- Peygamber kitabın kendisine Allah tarafından gönderildiğini açıklamalı ve sabit bilgilerle ve mucizelerle isbat etmelidir. Ayrıca yazılarak ve kesintisiz haber yolu ile nesillere intikal etmelidir.
4- Sözü edilen kitabın iddia edilen peygambere ait olduğu kesin olmalıdır. Nesiller arasında bir kopuntu ve kesinti olmaksızın başkası tarafından yazılmış eserin kopyası olmadığı zincirleme rivayetlerle tesbit edilmelidir.
5- Bir haberin mutevatir olabilmesi için yalan söylemeleri mümkün olmayan bir topluluğun, yine yalan söylememeleri mümkün olmayan bir topluluktan zincirleme rivayetle adı geçen peygambere ulaşması gerekir.
Rivayet edilen topluluk fertleri kendisinden önceki ravilerden senedi ile birlikte eseri nakletmelidir. Ve bu bağlantı uzanarak kitap kendisine nisbet edilen ve vahiy yolu ile indiğini söyleyen şahsa kadar varmalıdır. Din kitabı dinin esası demektir. Yukarıda belirtilen esaslara uymayan bir kitabın sağlıklı oluşundan emin olunamaz. Her yönden şüphe bulutlarını üzerine çekeceğinden dinin kökten yıkılmasına sebep olur. Bir takım insanların yeni şeyler uydurarak maruf kişiye isnat etmeleri sonucu kitap bir takım efsanevi mecmualar haline gelir.
İncil belirtilen özelliklere sahip midir?
Hiçbir Hıristiyan İncili Hz. İsa’nın yazdığını söylemiyor, yazdırdığını da söylemiyor. Hıristiyanlara göre bu kitapları yazanlar, İsa’dan sonra gelenler ve insanları bu kitaplara çağıran şahıslardır. Hıristiyanlar bunlara peygamber diyorlar.
Dört İncili yazanlar, pek çok şeyde ihtilâf etmişlerdir. Eğer hak üzere olsaydılar hiçbir şeyde ihtilâf etmezlerdi.”[110]
Konu ile İlgili Kur’ân-ı Kerim Âyetleri
Allah Birdir
“Allah, Ondan başka ilâh yoktur.” (Bakara: 2/255)
*
“Sizin ilâhınız ancak kendisinden başka hiçbir ilâh bulunmayan Allah’tır. O ilmiyle her şeyi kuşatmıştır.” (Tâhâ: 20/98)
*
“İşte Allah, Rabbinizdir. O’ndan başka ilâh yoktur. O, her şeyin yaratanıdır. Öyle ise, O’na ibadet ediniz. O her şeye vekil (her şeyi yöneten, görüp gözeten) dir.” (En’am: 6/102)
*
“Senden önce hiçbir peygamber göndermedik ki, ona; ‘Şüphesiz, benden başka hiçbir ilâh yoktur. Öyleyse bana ibadet edin’ diye vahyetmiş olmayalım.” (Enbiya. 21/25)
Allah’tan Başka İlâh Olsaydı
“De ki: Eğer onların iddia ettiği gibi, Allah’la beraber başka ilâhlar olsaydı, o zaman o ilâhlar da arşın sahibi olan Allah’a üstün gelmek için çareler ararlardı.” (İsra: 17/42)
*
“Allah hiçbir çocuk edinmemiştir. Onunla birlikte başka hiçbir ilâh yoktur. Öyle olsaydı her ilâh kendi yarattığını alır götürür ve mutlaka birbirlerine üstün gelmeye çalışırlardı.” (Mü’minûn: 23/91)
[110] Prof Muhammed Ebu Zehra, Hıristiyanlık Üzerine Konferanslar, sh: 130- 132, Fikir Yayını, 1978, İst.
*
“Eğer yerde ve gökte Allah’tan başka ilâhlar olsaydı kesinlikle ikisinin de düzeni bozulurdu. Demek ki, Arş’ın Rabbi Allah onların nitelemelerinden uzaktır, yücedir.” (Enbiya: 21/22)
Allah’ın Eşi, Çocuğu Yoktur
“O, gökleri ve yeri örnekleri yokken yaratandır. O’nun bir eşi olmadığı halde nasıl bir çocuğu olabilir? Halbuki her şeyi O yarattı. O her şeyi hakkıyla bilendir.” (En’am. 6/101)
*
“De ki: O Allah’tır, birdir. Herkes Allah’a muhtaçtır. Doğurmamış ve doğurulmamıştır. Hiç bir şey O’na denk değildir.” (İhlas: 112/1- 4)
İsa Bir Kuldur
“Mesih de, Allah’a yakın Melekler de, Allah’a kul olmaktan asla çekinmezler. Kim Allah’a kulluk etmekten çekinir ve büyüklük taslarsa, bilsin ki, O, onların hepsini huzuruna toplayacaktır.” (Nisa: 4/172)
İsa Mesih, Bir Peygamberdir
“Meryem oğlu Mesih ancak bir peygamberdir. Ondan önce de nice peygamberler gelip geçmiştir. Onun annesi de çok doğru bir kadındır. Her ikisi de yemek yerdi. Bak, onlara delilleri nasıl açıklıyoruz, sonra bak nasıl (haktan) yüz çeviriyorlar.” (Maide: 5/75)
İncil
“Kendinden önce gelen Tevrat’ı doğrulayıcı olarak peygamberlerin izleri üzerine, Meryemoğlu İsa’yı arkalarından gönderdik. Ve ona, içinde doğruya rehberlik ve nur bulunmak, önündeki Tevratı tasdik etmek, sakınınlara bir hidayet ve öğüt olmak üzere İncil’i verdik.” (Maide: 46)
İsa’ya İlâh Diyenler
“Andolsun ki Allah, Meryem’in oğlu Mesih diyenler elbette kâfir olmuşlardır. Halbuki Mesih, ‘Ey İsrailoğulları! Rabbim ve Rabbiniz olan Allah’a ibadet ediniz. Biliniz ki kim Allah’a ortak koşarsa, muhakkak Allah ona cenneti haram kılar. Artık onun yeri ateştir ve zalimler için yardımcılar yoktur’ demişti.” (Maide: 5/72)
*
“Andolsun ‘Allah, üçün üçüncüsüdür’ diyenler de kâfir olmuşlardır. Halbuki bir tek Allah’dan başka hiçbir ilâh yoktur. Eğer diyegeldiklerinden vazgeçmezlerse, içlerinden kâfir olanlara acı bir azap isabet edecektir.” (Maide: 5/73)
Hahamlar ve Rahibler
“(Yahudiler) Allah’ı bırakıp bilginlerini (hahamlarını); (hırıstiyanlar) da rahiplerini ve Meryem oğlu Mesih’i (İsa’yı) rabler edindiler.Halbuki onlara ancak tek ilâha kulluk etmeleri emrolundu. O’ndan başka tanrı yoktur. O, bunların ortak koştuğu şeylerden uzaktır.” (Tevbe: 10/31)
*
“Ey imân edenler! (Biliniz ki), hahamlardan ve rahiplerden birçoğu insanların mallarını haksız yollardan yerler ve (insanları) Allah yolundan engellerler. Altın ve gümüşü yığıp da onları Allah yolunda harcamayanlar yok mu, işte onlara elem verici bir azâbı müjdele!” (Tevbe: 10/34)
*
İsa Aleyhisselam’ın Müjdesi
“Hani, Meryem oğlu İsa, ‘Ey İsrailoğulları! Şüphesiz ben, Allah’ın size benden önce gelen Tevrat’ı doğrulayıcı ve benden sonra gelecek, Ahmed adında bir peygamberi müjdeleyici (olarak gönderdiği) peygamberiyim’ demişti. Fakat (İsa) onlara apaçık mucizeleri getirince, ‘Bu, apaçık bir sihirdir’ dediler.” (Saff: 61/6)
İsa aleyhisselâm’ın peygamberlikle müjdelediği Ahmed, Peygamberimizin diğer ismidir.
“Muhammedün Rasûlullah= Muhammed, Allah’ın Rasûlüdür.” (Fetih: 48/29)
Peygamber (sav) Efendimiz Allah’ın son peygamberidir. (Bakınız: Ahzab: 33/40)
Allah’ın Peygamberimiz (sav)’e indirdiği son kitabı Kur’ân-ı Kerim, indiği gibi duruyor. İnsanlara düşen vazife, Kur’ân’ın hükümlerine uygun yaşamak ve sonsuz mutluluk yolunda yürümektir. Kur’ân-ı Kerim’e inanmak, hükümlerine uygun yaşamak; insan eli ile yazılmış, Allah sözü olmayan kitabların yanlış yol göstericiliğinden kurtulmak demektir.
*
Bu çalışmamızda dört İncilden çelişkiler konusunda örnekler vermeye çalıştık. Çelişkiler verdiğimiz örneklerden ibaret değildir. Dört İncilin dışında 23 Yeni Ahid kitabı vardır. Bunlardan hiç bahsetmedik. Hıristiyanlığın mukaddes kitap olarak kabul ettiği 39 Eski Ahid kitaplarından da bahsetmedik. Bu kitaplardaki çelişkiler de göz önüne alınırsa verdiğimiz çelişkiler denizden aldığımız bir damla su kadar bile değildir.
“Allâhım !
Bu çalışmamı hayırlara vesile eyle.
Kullarının doğru yola girmelerine vasıta eyle.
Hak din İslâm’ın mensubu eyle.
Hata ve günâhlarımızı affeyle.
İlâhî rahmetinle ve lütfunla cennetine girenlerden eyle…”
(Âmîn)