I. BÖLÜM KÖYÜMÜZÜN KURULUŞU VE TARİHİ

KÖYÜMÜZÜN İSMİ

Köyümüzün ismi “VENGİCEK”tir. Manası nedir? Bilmiyoruz. Hangi dildendir? Bilmiyoruz.
Sözlüklerde, ansiklopedilerde aradık bulamadık. Zaman zaman köyümüzün büyüklerinden sorduk. Bir şey diyemediler. Köyümüzün geçmişi ile ilgili bilgiyi arşivlerde de bulamadık.
Köyümüzün ismi nereden geliyor, manası nedir? Bilemiyoruz.
Köy adlarının Türkçeleştirilmesi kararı gereğince Devlet tarafından köyümüze “Yazılı” ismi verilmiştir.
Köyümüzün eski adı “VENGİCEK”, yeni adı “YAZILI”dır. (Şimdi MENGÜCEK olmuştur.)
Ne zaman kurulduğu hakkında bir bilgiye sahip değiliz. Biz, bizi bileli resmi kayıtlarda Vengicek
olarak geçmektedir. Gerek köylülerimiz, gerekse çevre köylüler tarafından ve hatta Tomarza, Pınarbaşı, Öteyüz diye anılan Saimbeyli, Tufanbeyli den beri insanlar; köyümüzü “Mengicek” diye bilirler
ve böyle söylerler.
Köyümüz, 2005 yılından itibaren de Büyükşehir Belediye sınırları içerisine alınmış, olduğundan
köy olmaktan çıkmış mahalle olarak Başakpınar Belde Belediyesine bağlanmıştır. Başakpınar beldesinin 4. mahallesi olmuş ve “YAZILI MAHALLESİ” diye isimlendirilmiştir.

KÖYÜMÜZÜN BULUNDUĞU YER VE KOMŞULARI
Köyümüz, Kayseri’nin 22 km. doğusunda Kayseri-Malatya Karayolu’nun 2 km. güneyinde, yaklaşık rakım: 1500 m. Civarındadır. Düz sayılabilecek bir arazi üzerinde kurulmuş, kuzey batıdan esen
poyraz’a açık bir yayla görünümündedir.
Boylam derecesi 30 – 40°, enlem derecesi 85 – 75° dir.
Köyümüzün batısında “İsbile”yeni adı “Başakpınar”, kuzeyinde “Kuruköprü” ve ”Dikir” yeni
adı “Çatakdere”, güney doğusunda“Ardıç” ve güneyinde
“Kepez” köyleri vardır. Kamber köyü de
yakın komşumuz ama Kamber ile arazi sınırımız yoktur.

(Harita 1) Vengicek – Yazılı ve komşularımız
(Resim 1) Köyün üst tarafından genel bir manzara
(Resim 2) Köyün alt tarafından genel bir manzara
(Resim 3) Arılıktan köyümüzün görünüşü

Köyümüz batıya ve kuzeye açık hafif bir yamaçtadır. Köyümüzün güney kısmı iki yamaçlıdır. Doğu yamacın üstlerine “Menevşelik”,batı yamacın üstlerine “Arılık” denilir. Arılığın yüksek kısımları
bağlıktır. Bu bağlarda kayısı, erik, armut, elma, kavak, söğüt ağaçları, Üzüm asmaları ve kuşburnu
fidanları vardır. İki yamacın arasında tarlalar vardır. Bu tarlalar kemer kuyusuna kadar devam eder.
Kemer kuyunun başında yol ikiye ayrılır güney doğu yolu Ardıç’a, güney batı yolu da Kepez’e gider.
Bu iki yolun arasında “Gölünüstü” denilen kuzeye hafif eğimli pek çok yeri say dediğimiz geniş kayalarla kaplı. Üzerinde kekik, keven, köstü, yapışık gibi bitkilerle kaplı geniş bir çayırlık bulunmaktadır. Kemer kuyunun doğusunda bir yamaç vardır ki adına “Göğüs” denilir. Yamacın üstü toprak altı tirem (Bimis) dir. Tepeye yakın kısımları ise taşlıktır. Üst kısımları düzlük olup buraya; menekşeye benzeyen mor renkli nevruzlar yetişmesi nedeniyle olsa gerek ki“Menevşelik” denilmiştir. Bu düzlük “Ardıç taşı ve Tarhana tepesi”ne kadar uzanır. Ardıç ve Kepez köyleri tarafından yol boyunca gelen iki çay Kemer kuyu yanında birleşip derinleşir, boyu iki metreyi bulan bir çay olur. Köy meydanına kadar gelir. Köyün ortasındaki köprüye girmeden derinliği bir metreye düşer. Köprüyü geçtikten sonra da derinliği gittikçe azalır, Orta kuyuya vardığında da yol ile birleşerek genişler ve Han’a kadar ulaşır. Hançayırındaki çeşmeyi geçtikten sonra altı-yedi metreye, bazı yerlerde daha da derinliğe ulaşan bir dere meydana getirerek Kuru köprü’ye varır. Oradan da daha aşağılara gider
Köyümüzün bulunduğu yamacın yüzeyi tirem (Pomza-Bimis) dir.
Bazı yerlerde üst kısımları ise sert. kayalarla örtülüdür.

Köyümüz üç mahalleden meydana gelmiştir,
Eski Caminin bulunduğu yerden üst kısımlarda olan bölüme “Yukarı Mahalle”, Camiden alt kısımda kalan bölüme de “Aşağı Mahalle”, ikisi arasında kalan orta kısma da “Orta Mahalle” denilir.
Orta mahalle de aşağı mahalleden sayılırdı. Aşağı mahallenin önü tamamen açıktır. Bu alanda bulunan ve “kara yonca” adı verilen, orada burada top top kendiliğinden yetişen ve mavi çiçek açan yoncadan dolayı “Yoncalık” denilen bu kısımda köyümüzün en verimli tarlaları vardır. Yoncalığın batı yamaçlarında da bağlar vardır. Bu bağların da bir kısmı arılık bağları gibi yok olmuştur…
Köyümüz, civar köyler içerisinde soğuğu en çok olan köydür. Bulunduğu yer Şehre göre epeyce
yüksek bir yerdir. Rakım yüksekliği: 1500 m. civarındadır. Kuzey rüzgarlarına açıktır.
Civar köylerden Kuruköprü, Dikir ve Ardıç dere içinde, İsbile ve Kepez ise kuzeye kapalı güneye
açıktır.
Köyümüz, bulunduğu yer itibariyle çevre olarak her yanı açık bir alandır. Çevrede bulunan köylerin
bir kısmı rahatlıkla görülür. Erciyes’in eteklerinde; dağların düz’e ulaştığı yerde kurulmuştur

KÖYÜMÜZ VE ERCİYES
Köyümüz, Erciyes’in doğu tarafındadır. Vengicek’ten bakıldığında ERCİYES, eğilmiş otlayan ya
da su içen bir at’a benzer. Şöyle ki;
Dağın ortasındaki çukurluk, at’ın bel kısmını, sıralanıp aşağı inen dağlar boyun kısmını, Lifos
dağı ise baş kısmını oluşturmaktadır. Bir yaratılış harikasıdır


(Resim 4 ) Erciyes’in Haziran’da Vengicek’ten görünüşü

ERCİYES
Bakarım bakarım karlıdır baş’ın.
Dumanın başından bitmez ERCİYES.
Erenler’e sordum bilmezler yaş’ın.
Efkarın dağılıp gitmez ERCİYES.
Duman çökmüş karlar yağan başına,
güneş vurmuş beyazlanan döşüne.
Bir yaş daha eklenmiştir yaşına..
Yine yaz’ın kış olmuştur ERCİYES.
Pınar’ın var soğuk olur hızl’olur.
Yayla’n vardır güzellerin nazl’olur.
Sevdalı’n var eli kalem sazl’olur;
Yaz’ın kıştan zor olmuştur ERCİYES.
Doruğunda namlı namlı kar yatar.
Etrafında lale sümbül gül biter.
Eteğinde yiğitler güreş tutar.
Senin halin sır olmuştur ERCİYES.
Nice güzellerin yayla yayladı,
Nice âşıkların nam’ın söyledi..
NECATî ahvalin destân eyledi…
Bize nasîb oldu gülün ERCİYES.
N. SOLMAZ



(Resim: 5)  Başakpınar, Erciyes ve Alidağının birlikte görünüşü

Ali Dağı, hemen Erciyes’in eteklerinde yükselmektedir. Epeyce de yüksektir. Ancak; bizim köyden bakıldığında resimde de görüldüğü gibi yarısından yukarısı görünür.
Şehirden bakılınca Ali dağının yarıdan yukarısına kar yağmışsa, bizim köye de kar yağmış demektir.
Bu tecrübe ile sabit bir ölçüdür.
Erciyes köyümüzün batı tarafnda kalır ve bazı mevsimlerde güneş Erciyes’in üzeriden iner. Yeniden
doğacağım der gibi ışıkları adeta göz kırpar bakanlara..

ERCİYES
Bir yanında gölge verir söğütler,
Bir yanında güreş tutar yiğitler..
Bir yanında körpe kuzular otlar..
Güneş arkasına batar Erciyes…
N. SOLMAZ

(Resim: 6 ) Erciyes’in arkasına güneş’in batışı (Ekim ayı)
Scroll to Top